K-pop dünyasına yeni bir soluk getiren Big Ocean, sadece etkileyici vokalleri ve sahne enerjileriyle değil, aynı zamanda işaret dilini performanslarına entegre ederek iletişimi güçlendirmeleriyle de dikkat çekiyor. Üç üyeden oluşan grup; Chanyeon, Hyunjin ve Jiseok müziğin evrensel bir dil olduğuna inanıyor ve şarkıları aracılığıyla herkesle bağ kurmayı hedefliyor.
2023’te çıkış yapan Big Ocean, kısa sürede geniş bir hayran kitlesi edindi ve topluluk içinde farkındalık yaratma misyonlarıyla öne çıktı. Şarkılarında işaret dili kullanarak işitme engelli bireyler için daha kapsayıcı bir müzik deneyimi sunuyorlar. "Glow" ile çıkış yapan grup, bu konsepti benimseyerek "Blow", "Slow" ve "Flow" gibi dört harfli ve birbirleriyle bağlantılı şarkı isimleriyle bir anlatı oluşturdu.
Choicelate Co olarak, grubun köklerine, müziğe bakış açılarına ve gelecek planlarına dair samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Bu röportajda, üyelerin idol olma yolundaki zorlukları, ailelerinin tepkileri, antrenman süreçlerinde yaşadıkları en zor anlar ve onları motive eden unsurlar hakkında içten yanıtlarını bulacaksınız.
Big Ocean'ın benzersiz şarkı isimleri arkasındaki konseptten gelecek projelerine kadar her detayı keşfetmek için bu özel röportajı kaçırmayın!
1. Aileniz ve arkadaşlarınız idol olma hayalinizi paylaştığınızda nasıl tepki verdi? Size destek oldular mı?
Chanyeon: İlk başta ailem destekleyici değildi. Neden stabil bir işi bırakıp bu kadar belirsiz bir yola girmek istediğimi sorguladılar. Onların bu kararı kabul etmesi uzun sürdü ama ben kararlıydım. Sonunda ne kadar ciddi olduğumu gördüler ve artık yolculuğumdan dolayı çok mutlular.
Hyunjin: Ailem, bilgisayar mühendisliği okuduğum için daha stabil bir kariyer yapmamı istiyordu. Beni bu yoldan döndürmeye çalıştılar ama önce YouTube kanalım, sonra TV programları ve sonunda idol olarak kendimi kanıtladım. Çıkış yaptığımız gün televizyondan beni izlediler ve hatta annem ağladı.
Jiseok: Aileme en başta söylemedim! (gülüyor) Bir kafede yarı zamanlı çalışırken eğitim alıyordum ve bir gün onlara “Beni her zaman destekleyecek misiniz?” diye sordum. “Evet” dediklerinde onlara hayalimi anlattım. Hemen desteklediler.
2. Stajyerlik döneminizde bırakmayı düşündüğünüz anlar oldu mu? Böyle zamanlarda sizi motive eden şey neydi?
Chanyeon: Eğitim süreci yoğundu; uzun saatler boyunca pratik yapmak ve rutinleri tekrarlamak gerekiyordu. Ancak her zorluk, gelişim için bir fırsattı. Beni ayakta tutan şey, ekip olarak kurduğumuz güçlü bağ oldu.
Hyunjin: İspanya’daki bir kişisel programımdan döndüğümde Chanyeon ve Jiseok’un ne kadar geliştiğini gördüm. Baskı hissetmek yerine bunu kendimi daha da zorlamak için bir motivasyon olarak aldım. Onlarla birlikte antrenman yapmak ve birlikte ilerleyişimizi görmek bana güç verdi.
Jiseok: Stajyerlik dönemimizde en sevdiğim anlardan biri, uzun bir antrenman gecesinin ardından birlikte yemek yediğimiz zamanlardı. Bu anlar, hepimizin aynı hayalin peşinden gittiğini ve birbirimizi desteklediğimizi hatırlatıyordu.
3. İşaret dilinde öğrendiğiniz ilk kelimeyi hatırlıyor musunuz? Eğer hatırlamıyorsanız, en sevdiğiniz kelimeyi paylaşabilir misiniz?
Hyunjin: Üniversitedeyken bir işaret dili kulübüne katıldığımda öğrendiğim ilk ifade “Merhaba! Tanıştığımıza memnun oldum” oldu. Arkadaşlarıma doğal bir şekilde selam verebilmek için basit bir tanıtımla başladım. Ama en sevdiğim işaret “Seni özledim” (Kore İşaret Dili - KSL). Idol olmadan önce video çekerken bunu sık sık kullanıyordum.Chanyeon: Öğrendiğim ilk işaretlerden biri “İsim”di çünkü tanışmalarda bu ifade çok önemliydi. En sevdiğim işaret ise Amerikan İşaret Dili’nde (ASL) “Neden” kelimesi. Hareketi hem basit hem de çok anlamlı; sorular sormak için harika bir yöntem.
Jiseok: İlk öğrendiğim işaret “Merhaba, ben Jiseok” idi. Öğrencilerin önünde kendimi tanıtırken kullanmıştım. İşaret dili öğrenmek yeni bir dünyayı keşfetmek gibiydi ve bu sayede insanlarla nasıl bağ kurabileceğimi görmek beni büyülemişti. En sevdiğim işaret ise KSL’de “Seni özledim” çünkü el hareketlerini çok sevimli ve anlamlı buluyorum.
4. Koreografilerinizde işaret dili de yer alıyor. Performanslarınıza işaret dilini entegre etme süreci nasıl işliyor?
Chanyeon: İşaret dili uzmanları ve koreograflarla yakın bir şekilde çalışıyoruz. Hareketlerin şarkıyla doğal bir akış içinde olması ve işaretlerin bütünlüğünü koruması bizim için önemli.
5. Pek çok hayranınız sizden ilham alarak işaret dili öğrenmeye ve kullanmaya başladı. Böyle bir farkındalık yaratmak size nasıl hissettiriyor?
Hyunjin: Bu inanılmaz anlamlı bir şey. PADO’nun işaret dili öğrenme girişiminde bulunması, bizimle daha derin bir bağ kurduklarını hissettiriyor. Müzik ve iletişimin sadece sözlü ifadelerle sınırlı olmadığını gösteriyor.
6. "Slow" şarkınız, 2024 Paris Olimpiyatları’na destek mesajı taşıyor. Olimpiyat sporcuları için bir şarkı yazma fikri nasıl ortaya çıktı? Day6’tan Young K ile çalışmak sürece nasıl katkı sağladı?
Jiseok: "Slow", sabır ve azim mesajını taşıyor ve bu, sporcuların yolculuğuyla uyumlu bir anlam ifade ediyor. Onların emeklerini desteklemek adına bu fikri ortaya attık.
Chanyeon: Young K ile çalışmak inanılmaz bir deneyimdi. Şarkının duygusal derinliğini şekillendirirken aynı zamanda onu motive edici bir hale getirmemize yardımcı oldu.
7. "Flow" şarkınızın müzik videosu Paris’teki Ulusal Sağır Gençlik Enstitüsü’nde çekildi. Bu mekânda çekim yapmak size nasıl hissettirdi?
Jiseok: Tarihi olarak çok önemli bir yerde çekim yapmak duygusal bir deneyimdi. Burası Sağır kültürüyle derin bir bağlantıya sahip ve biz de bu mekânda içten bir performans sergileyerek bunu onurlandırmak istedik.
8. Şu ana kadar çıkardığınız tüm şarkıların dört harfli isimleri var ve her seferinde bir harfi değişiyor: Glow, Blow, Slow, Flow. Bu konseptin fikri kimden çıktı? Bu şarkılardan en sevdiğiniz hangisi?
Chanyeon: Şarkılarımızın uyumlu bir şekilde kafiyeli olması fikri aslında CEO’muz Haley’den geldi. Başlangıçta müziğimize özgün bir kimlik kazandırmak için düşünülmüştü ama zamanla gelişim ve hareket mesajımızla doğal bir akış kazandı. Favori şarkım SLOW çünkü zamana güvenmek, sürecin tadını çıkarmak ve kendi hızında ilerlemek hakkında bir mesaj veriyor.
Hyunjin: Şarkı isimlerini kafiye ile oluşturma fikri Haley’den geldi ve bence müziğimizi daha tanınabilir kılmak için harika bir fikir oldu. Favori şarkım ruh halime göre değişiyor ama şu sıralar en çok SLOW dinliyorum.
Jiseok: Şarkı isimlerinin kafiye yapması, parçalarımız arasında bir bağ oluşturuyor. Benim favorim ise Glow çünkü çıkış şarkımızdı ve grup olarak bizim için çok özel anılar barındırıyor.
9. Gelecekte nasıl bir Big Ocean göreceğiz? Yeni denemek istediğiniz şeyler var mı? Yaklaşan geri dönüşünüz ve aktiviteleriniz hakkında küçük bir spoiler verebilir misiniz?
Hyunjin: 10 Şubat’ta brighT adlı özel bir şarkı çıkardık; umut mesajı taşıyan bir parça. Aldığı sevgiden dolayı minnettarız ve gelecekte bizi nelerin beklediği konusunda heyecanlıyız!
Chanyeon: Önümüzde heyecan verici performanslar var. 9 Mart’ta Japonya’nın Toyota City şehrinde Follow adlı ilk solo konserimizi gerçekleştireceğiz. Nisan’da İsviçre’de Polymanga 2025 etkinliğinde sahne alacağız. Temmuz’da ise İsviçre’deki AI for Good Global Summit ve Almanya’daki K-Pop Revolution Festival’de olacağız.
Jiseok: Müzikal olarak sürekli gelişmeyi hedefliyoruz ve PADO’yu daha farklı sesler ve konseptlerle şaşırtmayı umuyoruz. Müzik, performanslar ve özel etkinlikler aracılığıyla hayranlarımızla yeni yollarla bağ kurmayı dört gözle bekliyoruz. Yakında gelecekler için bizi takipte kalın!
Hyunjin: Uzaklardan bize destek olduğunuz için teşekkür ederiz! Sevginiz ve bağlılığınız bizim için gerçekten çok değerli.
Chanyeon: Bir gün Türkiye’yi ziyaret edip harika hayranlarımızla yüz yüze tanışmayı çok isteriz.
Jiseok: Mesafeler ne olursa olsun, müzik bizi birleştiriyor. Yolculuğumuzun bir parçası olduğunuz için teşekkür ederiz!
